Play all audios:
Aralık 25, 2020 06:29 HABERIN DEVAMI__ ZOR ZAMANLARDA Atalarımız boşuna dememiş “ALLAH BUGÜNÜMÜZÜ ARATMASIN” diye. Büyüklerimizden “AMAN EVLADIM, BETERIN BETERI VAR. HAMDOLSUN DIYELIM, BUNA
DA ŞÜKÜR...” sözünü duymuşuzdur. Ne var ki bu söze herkes aynı duyguyla karşılık veremez. Hatta “BUNA DA ŞÜKÜR” ifadesi, hep daha iyisini bekleyen kuşaklara antipatik bile gelebilir. Çünkü
işlerin istediğimiz gibi gitmemesi bazen bizi hiddetlendirir. Hele de konu sağlık veya parasızlık olduğunda. İşte böyle zor anlarda “BUNA DA ŞÜKÜR” demek, pek çoğumuz için kızgınlık nedeni
veya “züğürt tesellisi”dir... Sıkıntıdaki iyi tarafları görmek, kendini kandırmak gibi algılanır. Bazılarımız için eldekine kanaat etmek edilgen bir tavır veya eksiği, yanlışı kabullenmek
değil midir? BAKIŞ FARKI HABERIN DEVAMI__ Oysa güzel düşünce, kanaatkârlık ve şükür, ne daha iyi bir yaşam hedefiyle çelişir, ne de enayiliktir. İbn Arabi’ye (ö.1240) göre “KANAAT, FAZLASINI
ISTEMEYEREK ELDE BULUNANLA YETINMEK DEMEK DEĞILDIR”. Sahip olduklarımıza gönül rızasıyla yaklaşmak; eldekinin azaldığı sıkıntılı zamanlara sabredip, “şer içindeki hayrı” bulmaya
çalışmaktır. Ayrıca şükür ve kanaat, tasayı yok saymak, dertlinin halini görmezden gelmek de değildir... Tam tersine, değiştiremediğimiz zor koşullarda bile “ruhun bağışıklık sistemini”
güçlendiren bir dayanak noktasıdır. Mesela: “HAFTA SONU DÖRT DUVAR ARASINA TIKILDIK” diye dertlenip durmak yerine “EN AZINDAN HAFTA IÇI ÇIKABILIYORUZ” diye düşünmektir. İçimizi sıkan,
“EVDEN ÇIKAMIYORUZ” gerçeğini “NEYSE KI OTURACAK BIR EVIMIZ VAR” diye okumaktır. “RESTORANDA GÜZEL BIR YEMEK” özlemini “ŞÜKÜR, EVE SIPARIŞ VEREBILIYORUZ” diyerek hafifletmektir.
Sosyalleşmenin; sinemanın, konserin eksikliğini, “BAK BIR SÜRÜ ONLINE ETKINLIK VAR, HEM DE ÇOĞU ÜCRETSIZ” diyerek gidermeye, güzel vakit geçirmeye çalışmaktır... MORAL KAYNAĞI Kanaatkârlık,
“enseyi karartmadan” bardağın dolu tarafına odaklanmaktır. Çünkü boş kısma takılmak, elimizdeki suyun da tadını kaçırır. Her türlü soruna çözüm üretebilmek için olumlu düşünmeye, başarıya
inanmaya ihtiyaç var. Bunun başlangıç noktası da sahip olduklarımızın değerini bilmek. Sabırla nice sıkıntılara katlanan atalarımız, “ALLAH KIMSEYI ALIŞTIĞINDAN GERI KOYMASIN” diye dua
ederken, şu ayeti söylemeyi de unutmamışlar: “MUHAKKAK HER ZORLUĞUN YANINDA BIR KOLAYLIK VARDIR”. Asıl marifet, moralimizi bozmadan “zorluğun yanındaki kolaylığı ve çözümleri” bulmakta.
HABERIN DEVAMI__ HZ. İSA’YI ANMAK HIRİSTİYAN âlemi için Hz. İsa’nın doğum günü, yani Noel yortusu/bayramı, en önemli dini günlerdendir. Ülkemizde genellikle yılbaşı kutlamasıyla
karıştırılır. Katolik-Protestan Hıristiyanlar Noel’i 25 Aralık’ta, Ortodoks-Doğu kiliselerine bağlı olanlarsa 6 Ocak’ta kutlarlar. Her birinin bayramı kutlu olsun. Tarihçilerin Hz. İsa’nın
doğum yılı, kiliselerinse doğum günü üzerindeki görüş ayrılıklarından daha önemlisiyse Hz. İsa’nın insanlığa neler getirdiği, neler söylediği olsa gerek... * İncil’de “RAB BIR OLAN RAB’DIR
VE RABBINI BÜTÜN YÜREĞINLE, BÜTÜN FIKRINLE VE BÜTÜN KUVVETINLE SEVECEKSIN” diyen İsa Peygamber’in bazı sözleri, gündelik hayatımızdaki ifadelere dönüşmüştür: “SEN NEDEN KARDEŞININ GÖZÜNDEKI
ÇÖPÜ GÖRÜRSÜN DE KENDI GÖZÜNDEKI MERTEĞI FARK ETMEZSIN?... “İNSANLARIN SIZE NASIL DAVRANMASINI ISTIYORSANIZ, SIZ DE ONLARA ÖYLE DAVRANIN...” “BAŞKASINI YARGILAMAYIN KI, SIZ DE
YARGILANMAYASINIZ...” * HABERIN DEVAMI__ Müslümanlıkta büyük değer verilen Hz. İsa, Kuran’da 93 ayette anılır ve “ülü’l-azm” yani yüce peygamberlerden kabul edilir. Gündelik konuşmada adı
geçtiğinde hürmeten “aleyhisselam”, yani “ALLAH’IN SELÂMI ÜZERINE OLSUN” denmesi âdettendir. Hz. İsa, Kuran’da ayrıca Hz. Muhammed’in gelişinin habercisidir: “BENDEN ÖNCE GELEN TEVRAT’I
DOĞRULAYICI VE BENDEN SONRA GELECEK AHMED ADINDA BIR PEYGAMBERI DE MÜJDELEYICI OLARAK GELDIM.” Onun Kuran’da anlatılan mucizeleri, Müslüman şairlerce yüksek manevi hallerin benzetmesi olarak
kullanılmıştır. Örneğin Yunus Emre’ye atfedilen bir ilahi “GÖKYÜZÜNDE İSA ILE... ÇAĞIRAYIM MEVLA’M SENI” derken Rûhî-i Bağdâdî, Hz. İsa’yı şu dizelerle anar: “SÛRETTE N’OLA ZERRE ISEK
MA’NÎDE YÛHUZ (MÂNÂDA GÜNEŞIZ)/RÛHU’L-KUDÜS’ÜN MERYEM’E NEFHETTIĞI RUHUZ.”